Sanat

Beethoven hayatı ve eserleri

Beethoven dehası!

Beethoven Hayatı ve Eserleri | Ludwig van Beethoven (Doğumu Bonn, 23 Kasım 1771 – Ölümü Viyana, 23 Nisan 1827) ünlü, çığır açan, dahi, Alman müzisyen ve bestecisidir. Klasik müzükte ve eser ürettiği her müzik dalında devrim yapan tek besteci olan Beethoven klasik müzik tarihinin en önemli isimlerden biridir.

Beethoven soy kökleri Belçika’da bulunan Brabant’a dayanır. Büyükbabası  Köln şansölyesinin hizmetine şarkıcı olarak başlayınca Bonn’a yerleşmiştir. Daha sonrasında ise hiç beste üretmemesine rağmen müzik yöneticisi görevi verilmiştir.

İçkiye karşı olan zaafıyla tanınan Beethoven’in babası Johann da saray müzisyeniydi. Tıpkı Mozart’ın babasının yaptığı gibi evladının kabiliyetini sömürmek istemişti; ancak Beethoven’ın baskın kişiliği buna asla izin vermemiştir.

Beethoven Hayatı ve Eserleri

İlk müzik eğitimini babası verdi ve sonra, 1778’d Christian Gottlob Neefe’yle çalışmaya başladı. 1783’te ilk bestesi olan Dressler’in Marşı Üzerine Çeşitlemeler Neefe’nin desteği ile yayımlandı. 1786’da Viyana’ya yaptığı ziyaretinden hemen sonra annesinin ölümü üzerine Bonn’a geri döndü ve Kont Walstein’ın hizmetinde çalıştı. 4,5 yıl boyunca kontun orkestrasında viyola çaldı. 1792 Bonn gezisinde Beethoven’in bestelerini fark eden Haydn, Ludwig’i beraber çalışmak üzere Viyana’ya davet etti.

Bu davet üzerine Viyana’da yaşamaya başlayan Beethoven ölünceye kadar bu şehirde yaşamıştır. Müziğin iki dev isminin anlaşması kolay değildi. Bu nedenle Beethoven, Haydn ile uzun süre çalışma şansı bulamadı. Besteci olarak kendini geliştirmek için Schenk’ten, kontrpuan ustası Stephansdom’dan ve Albrectsberger’den müzik method ve teknikleri; Salieri’den vokal kompozisyon eğitimleri aldı.

Beethoven Hayatı ve Eserleri, Bestelerini duyamamak!

1798 yılında Beethoven duyma ile ilgili sıkıntılar yaşamaya başladı. Bu tarihten sonra ki 20 yıl boyunca hiç kimseyle iletişim kurmamıştır. Ancak 1820 yılına gelindiğinde bir şeyler karalayarak insanlarla konuşmaya başladı. 20 yıl boyunca yaşanan yalnızlık çok derin acılar çekmesine neden oldu. Beethoven’nın bütün senfonilerini duyma problemi yaşadıktan sonra bestelemesi de dikkat edilmesi gereken şaşırtıcı bir olaydır.

Beethoven hayatı boyunca bazı kadınları sevdi ama hiç evlenmedi. Bunlar içinde evlenme konusunda direkten döndüğü ve en çok sevdiği ölümsüz aşıdır. Kim olduğu kesin olarak bilmşyoruz fakat bu kadının, Frankfurt’lu bir reçberin eşi olan Antonie Brentano olduğu sanılmaktadır. Sevdiği kişiye kendini tamamen adayan Beethoven, Diabelli Varyasyonları’nısonsuz aşkına adamıştır.

Beethoven her sabah şafak vaktinde uyanır, öğlen üçe buçuğa kadar çalışırdı. Yemek molasının ardından yaz veya kış demeden yağmur yağsa da, güneş yaksa da mutlaka 3-4 saat süren öğleden sonra yürüyerek gezintiye çıkardı. Bu gezintiler sadece dinlenme ve rahatlamak için değil; aynı zamanda üreteceği besteler için ilham bulmak içindi. Bunlardan sonra evine dönen Beethoven, akşamdan sonra çok nadiren eserleri üzerinde çalışır, genellikle kitap okurdu. Saat on buçuğu geçmeden ise kesinlikle uyumuş olurdu.

Sanatçının Acıları, Beethoven hayatı ve eserleri!

Beethoven yaşamı boyunca zatürre, tifo, erythema gibi birçok ciddi hastalıkla mücadele etmek zorunda kalmıştır.1826’da kardeşi Karl ile Gneixendorf’ta yaptığı tatilden sonra Viyana’ya dönüşünde siroz hastalığı iyice kötüleşmiş, yataktan bile kalkamaz olmuştur. 26 Mart 1827’de hava iyice kararmış, durmadan yağmur yağıyorken işte o sırada çakan şiddetli bir yıldırım Beethoven’in odası aydınlandı. Aynı anda, yumruğunu havaya kaldıran Beethoven’in gözleri birkaç saniyeliğine ölüme meydan okurcasına fal taşı gibi açıldı ve ardından bir daha açılmamak üzere kapandılar.

Tabipler bunun Beethoven’in bilinçli bir hareketi değil, sadece yıldırıın ışık patlamasına ve şiddetli sese karşı bir tür refleks olduğunu söylemektedirler. Beethoven yaklaşık 29.000 kişinin katıldığı bir cenaze ritüelinden sonra Wahring mezarlığına gömüldü. 1888’de ise tabutu Viyana Merkez Mezarlığı’na Schubert’in mezarının yanına gönderildi.

Dahiden besteler, Beethoven hayatı ve eserleri,

Beethoven’in 9 senfonisi, 5 piyano konçertosu, bir keman konçertosu , bir piyano keman ve çello için üçlü konçerto, 32 piyano sonatı ve birçok oda müziği bestesi bulunmaktadır. Sadece 1 opera bestelemiştir. Orijinal ismi Elonore olan Fidelio operası en güzel operalardan biridir. Beethoven’in başarıyı yakaladığı en önemli yapıtları ise senfonileridir.

İlk senfonisini 1800 yılında tamamlamıştır. Eroica isimli 3. senfonisini Napolyon’a adamıştır. Bu dönemde Napolyon birçok ülkeyi, o ülkelere bağımsızlık getireceğini vaat ederek işgal ediyordu. Napolyon kendi yazılarında bunun sadece savaşa girdiği ülkenin direncini kırmak için bir taktik olduğunu söyler. Napolyon’un kendini imparator ilan etmesinin ardından Beethoven ithafını geri çekti. 9. senfoni ise gelmiş geçmiş en iyi senfoni olarak değerlendirilebilir.

Beethoven hayatı ve eserleri; hakkında daha fazlası!

Beethoven ağır ağır çalışan bir müzisyendi. Üzerinde çalıştığı eseri ince bir heykel gibi işlerdi. Karalamaları incelendiğinde başlangıçta değersiz gibi görülen çalışmalar, nihayetinde eşsiz bir esere dönüşür, minör mükemmel bir majöre dönüşürsü. Müziği, etkileme gücü ve teknik olarak çok üst seviyedir.

Daha enerjik ve dinamik besteler üretebilmek için Mozart’ın müziğindeki eleganslıktan ayrık durmuştur. Ayrıca Mozart’ın müziğinde pek görülmeyen bilinçaltı dünyası Beethoven’in yapıtlarında büyük bir alan kaplar. Besteleri klasik formda olmakla birlikte, özellikle Op. 109 piyano sonatıyla beraber Romantik Döneme geçişi hızlandırmıştır.

Ludwig van Beethoven hayatı ve eserleri,

Ludwig van Beethoven | (1770-1827) 18. yüzyılın 19. yüzyıla girdiği günlerde müzik tarihi, Ludwig van Beethoven’in melodileri ile bir deprem sarsıntısına uğrar. Beethoven, Klasik dönemin hazinesini Romantik dönemin kaynaklarına aktaran bir dahi bir sanatçıdır. Klasik dönem müziği Beethoven ile doruğa tırmandığı kadar yeni bir çağa, Romantizme doğru kimlik değiştirmeye başlar.

Kimi tarihçiler Beethoven’i Klasik çağa yakıştırır, kimi tarihçiler için Romantizmin başlangıcıdır. Hatta kimileri, onu iki çağı birbirinden ayıran yüce bir heykele benzetirler. Beethoven’i Klasik ya da Romantik olarak sınıflandırmaktansa nevi şahsına münhasır bir dönemin sanatçısı olarak görenler de vardır. Bu son görüşle Beethoven dönemi olarak adlandırılan dönem, 1790′dan, onun ilk yapıtlarından, 1830′a, ölümünden üç yıl sonrasına dek uzanır.

Devrimin etkileri,

Beethoven hayatı ve eserleri; Beethoven’in gençlik günlerinde Fransız Devrimi (1789) ve devrimin getirdiği yeni rüzgarlar Avrupa’yı sarsmaktaydı.George Washington Amerikan cumhurbaşkanı olmuştur (1792). Haydn, sanat yaşamının zirvesindedir; Mozart’ın ölüsü bilinmeyen bir mezarda yatmaktadır. Önceki çağa göre toplumun değerleri değişmektedir.

Ülkesinde ve dışarda değişen güçler her sanatçı gibi Beethoven’in yapıtlarına da etkiler. Sanatçı toplum içinde yeni bir kimlik kazanmıştır: Artık toplumun hizmetlisi değil, yapıtlarıyla toplumun sesini duyuran bir kahramandır.Besteci, tarihin akışını, kendi özel duygularını da katarak müziğinde eklemeye koyulur. Örneğin: Beethoven, başlangıç yıllarında Napolyon’a olan sempatisi ile üçüncü senfonisine Bonaparte başlığı verir. Hemen ardından, Napolyon’un diktatörlüğe tırmanışından dehşet duyarak senfoninin ilk sayfasındaki sunuşu yırtar ve yeni bir isim koyar: “Eroika (Kahramanlık) senfonisi: Büyük bir adamın anısına.” Bunun yanında, 1815′teki Waterloo Savaşı’nın etkisiyle Wellington’un Zaferi’ni besteleyip savaşın seslerini duyurur.

Beethoven darbesi,

Beethoven’in tarihi bir atom bombası sarsıntısıyla derinden gelen bir titresimle salladığını söyleyenler, onun müziğindeki güçlü dinamizmi, ateşli dışavurumu, coşturduğu duyguları kastederler. Ancak her yapıtında mutlaka böylesi bir fırlayan coşkudan söz etmek mümkün değildir. Zaman zaman ince bir mizah, Haydn-Mozart’ın güleç nüktesine benzemese de, bir Romantik ironi hissedilir; fırtınalı öyküleri yumuşacık, sıcacık bir  akışla akabilir.

Beethoven hayatı ve eserleri; Genç yaşında başlayan duyma endeli (1798) giderek ağırlaşmış ve 1820′de işitme yetisini iyice yitirmiştir. İç kulakla duyduğu müziğin esin kaynağı tamamen O’dur. İyi eğitimi ve üstün yeteneği, sağırlığın besteleme sürecini kesmesine engel olamadı! Ancak dış dünyanın seslerinden, başkalarının müziğinden uzaklaştıkça yoğunlaştığı iç dünyasında eserleri giderek daha karmaşık ve zor anlaşılır hale dönüşür. Kimseleri duymadıkça içine kapalı ve alıngan bir kişilik geliştirir. Çevresinden şüphelenmeye, yakın dostlarından bile uzaklaşmaya, hatta saldırgan olmaya başlar. Son dönem eserlerindeki eksantrik kişilik, duyma sorunlarının sonucudur.

Bethoven’ı anlamak, Beethoven hayatı ve eserleri!

 

Beethoven’in karalamaları, notalama taslakları ve notları çok ünlüdür. Köylerde, ormanda ve kasaba dışında uzun yürüyüşler yapar; aklına gelen düşünceleri küçük notlar halinde yazardı. Gün doğarken ya da gecenin karanlığında beste yapmayı sevdiği söylenir. Sir Julius Benedict onunla 1823′teki ilk karşılaşmasını şöyle aktarır: “Kısa boylu şişmanca bir kişi. Kırmızı yüzü, gür kaşları, bıçak gibi bakışlarıyla etkileyici bir görünüşü var. Ayak bileklerine kadar uzanan simsiyah bir manto giymiş. Beyaz saçları geniş omuzlarında dalgalanıyor. Ve o dehşet verici kahkahası! Sanki Kral Lear ile karşılaşmış gibiydim.”

Beethoven’in müziği, kendinden önceki hiçbir bestecide olmadığı kadar iç dünyasındaki kişisel duyguların doğrudan dışavurumu izlenimini verir. Kişisel duygularını, içinde yaşadığı dönemin izlerini müziği ile aktarmaktadır. Romantik akımın kapılarını açan bir yol yaratmıştır. Romantik besteci yapıtın şeklinden çok içeriğindeki öz ile ilgilenmiştir. Bu öz de kişisel ve olabildiğince romantiktir.

BEETHOVEN’İN YAŞAMI, Beethoven hayatı ve eserleri!

Ludwig van Beethoven 13 Aralık 1770 yılında Almanya’nın Bonn kentinde doğar. Dedesi Ludwig, Köln valisinin saray müzikçilerinden, babası Johann da koro üyelerindendir. İlk müzik derslerini veren babası oğlunun üstün yeteneğini fark edince onu bir ikinci Mozart gibi büyütmek ister: Uzun saatler piyano çalışmaya zorlar, odaya kapatır, gereğinde döver ve cezalarla buna devam eder. Ancak Beethoven’in yeteneği Mozart’ınkine benzemez. Piyano, keman ve org çalmayı öğrenir ve ilk kez dokuz yaşında halk önünde çalar.

On yaşına bastığında babası onu, daha üst düzey bir eğitim gerektiği düşüncesiyle sarayın orgcusu Christian Gottlob Neefe (1748-98)’ye götürür. Neefe, Beethoven’a müzik kuramı ve kompozisyon eğitimi verir. On iki yaşında orgculuk yapmaya başlar. On yedi yaşında Viyana’ya gider ve Mozart’a dinletir kendini. Mozart bu çocuğun bahtının çok açık olduğunu söyler. Annesi ölüm döşeğinde olduğu için yine Viyana’ya geri döner. Babasının alkol bağımlılığı nedeniyle iki erkek kardeşinden (Cari 1774 – Johann 1776) oluşan ailesini geçimini sağlamak zorunda kalır. Kilisede ve tiyatrolarda viyola çalarak para kazanır.

Haydn dönemi,

Beethoven hayatı ve eserleri; 1792′de Viyana’ya Haydn ile çalışmaya gönderilir. İki yıla yakın birlikte çalıştıkları sürede ayrı yapıdaki kişilikleri nedeniyle uyum ve anlaşma sağlayamazlar. Beethoven’in Haydn’dan neler öğrendiği, bu derslerin ne denli çatışmalı geçtiği tam olarak bilinmemektedir. Beethoven zamanın ünlü bir opera bestecisi olan Johann Schenk (1753-1836) ve önemli bir kompozisyon öğretmeni olan Georg Albrechtsberger (1736-1809) ile eğitimini sürdürür. İtalyan opera bestecisi Antonio Salieri (1750-1825) de bir ara Beethoven’a ustalık ve eğticilik yapar.

Viyana’daki ilk günlerinde Bonn’dan gelen maaşı ile geçimini sağlar, ancak 1794′te Fransız orduları Ren bölgesini işgal edince ödenek kaldırılır. Babası ölünce kardeşleri de onunla birlikte yaşamaya Viyana’ya göç ederler. Beethoven piyano dersi vererek, konserlerinden gelir derleyerek ve yapıtlarının basılı notalarını satarak para kazanmaya çalışır.

Prens Lichnowski’nin konutunda kalır. Prens, Beethoven’a ilk kez, 1796′da bir konser turnesi gerçekleştirir: Prag, Dresden ve Berlin. Beethoven 13 numaralı Pathetique sonatını Prens’e özgülemiştir

Parlak piyanist.

Beethoven hayatı ve eserleri; Bu arada kendini Viyana’da parlak bir piyanist olarak tanınır hale getirmiştir. 1795′te ilk kez bir piyano konçertosunu (katalogda ikinci olarak sıralanan, aslında ilk yazılandır) çalarak perfomans gerçekleştirir. Ve hemen ardından 3 piyano triosu ve 3 piyano sonatının notaları yayımlanır. Yeni ortaya çıkan piyanonun olanaklarını denemekte, iç dünyasının dizgine vuramadığı fırtınalı duygularını bu çalgıda ortaya koymaktadır.

Beethoven, 1802′de işitme yetisini iyice kaybetmeye ve bundan kurtulamayacağını anlamaya başlayınca ağır bir depresyona girer. Müziksel açıdan karşılaşacağı zorluklardan çok, toplumdan kopacağını anladığı için yıkılmıştır. Bir besteci olarak notaya baktığı anda müziği kafasında hissetmekte, beynine üşüşen esinleri iç kulağı ile düzenleyip notalarını yazabilmektedir. Ama bir piyanist olarak felaket başlamıştır!

Artık değişik sahnelerde alkış toplayamayacak, şef olarak yapıtlarını yönetemeyecektir! Ayrıca ders vermesi de imkansızdır. Böylece sosyal yaşamının sona erdiğini düşünür. Kendini insanlardan çekip iç dünyasına sıınıp orada kalır. Viyana soyluları onun hem dostları hem de patronlarıdır. 1809′da Prens Kinski, Prens Lobkowitz ve Arşidük Rudolph, Viyana’da yaşaması koşuluyla ona yıllık gelir tahsis ederler.

Depresyon günleri.

Beethoven’i içine düştüğü bunalımdan kurtaran yine kendi iradesidir: “Bestelemem gerektiğini sezdiğim tüm yapıtları ortaya çıkarmadan bu dünyadan çekip gitmek yok!” diye bir karar alır ve yeniden mücadeleye koyulur. Bu savaş, müziğine kahramanca aktarılır. Eroica senfonisini, Fidelio operasını, İsa Zeytin Dağında başlıklı oratoryosunu meydana çıkarır. Ve bestecinin yeni bir boyut, fırtınalı, yoğun bir yazı tarzı kazanmasına yol açar.

Beethoven hayatı ve eserleri; Beethoven’in yaşamındaki ikinci ağır bunalım, adı hiçbir zaman belritilmeyen (yakın bir dostunun karısı  olduğu sanılan) sevgilisinden ayrılması ile patlak verir. 1812′de Beethoven’in ona yazdığı ve “Ölümsüz aşkım” diye hitap ettiği mektuplar, bu konuda bizleri bilgilendirir.

Hep imkansız kadınlara aşık olmuş, sonuçta aldığı yaralar onu uzun süre etkilemiş ve müziğinin akışını dudurmuştur. Beethoven’in erişilmez aşkın peşinde koşması, Romantik sanatçının kaderinin yansımasıdır.

Duyamayan müzisyen,

Sağırlığı arttıkça küçük not defterler edinir ve çevresindekilerle yazışarak iletişim kurmaya başlar. 1825′te kardeşi Carl’ın ölümünden sonra dokuz yaşındaki yeğeni Karl’ın vesayetini alabilmek için uzun süre mücadele verir.

Son kuvartetini 1826’nın güzünde nihayete erdirir. Aynı yıl genç yeğeni Karl’ın intihara kalkışması Beethoven için yeni bir depresif buhran yaratır. Yeğeni ile birlikte kardeşi Johann’in evinde birkaç hafta yaşarlar. Beethoven aralık ayında evine döndüğünde çok hastadır. Üç ay hasta yatar, doktorların elinden bir şey gelememektedir 26 Mart 1827 günü fırtınalı bir havada, gök gürlerken rahmetli olur. Cenazesine on binlerce kişi eşlik eder. Naşı Viyana’nın Merkez Mezarlığı’nda yatmaktadır. (Central Friedhof).

BEETHOVEN’ın MÜZİĞİ

Beethoven hayatı ve eserleri; Beethoven’in yapıtlarını üç dönemde incelemek gelenek haline gelmiştir: Gençlik Çağı, orta yaş ve yaşlılık dönemi. Fransız besteci Vincent d’Indy (1851-1931) bu dönemlere Taklit, Dışa dönüş ve Yansıtma adlarını verir.

Gençlik Çağı (1795-1802): Haydn ve Mozart’ı örnek aldığı dönemdir. Piyano yapıtları henüz doğal bir coşku içindedir. Beethoven’in piyano tarzı Haydn’a olduğu kadar Jan Ladislav Dussek (1760-1812) ve Clementi’ye de pek çok şey borçludur. Bu ilk çağdaki eserleri henüz Klasik yapıyı taşımakta ama Romantik öze yaklaşmaktadır. Op.2, (1796) ilk üç piyano sonatı Op.7,10 ve 13 numaralı sonatların her biri üç bölümlü Klasik tarzda ve Haydn-Mozart çizgisindedir.

İlk üç sonat Haydn’a ithaf edilmiştir. İlk kuvartetleri de Haydn etkisindedir (Öp.18,1798-1800). Bestecinin ilk dönemlerinden diğer oda müziği eserleri Öp.ı Piyano Triosıt; Öp.12 Üç Keman Sonatı, Öp. 5 İki Çello Sonatı; Öp.20 Septet’tir. İlk senfonisi 1799′da yazılmıştır. Dokuz senfonisi arasında en Klasik tarza en yakın olanıdır.

Tamammıyla Haydn esinlenmelerine dayanır. 1802′de kaleme alınan İkinci Senfoni, bestecinin ikinci döneminin eşiğindedir. Senfonilerdeki dans havalı menuet bölümü ise onun yapıtlarında kamçılayıcı bir scherzo’ya dönüşmesine sebep olmuştur. Scherzo ve finalinde tümüyle Beethoven’in enerjisi ortaya. İsa Zeytin Dağında adlı oratoryosu (1802-03) ve Prometheus’un Yaratıkları balesi (1800-01) bu dönemin bestelerindendir.

Orta yaş dönemi,

Beethoven hayatı ve eserleri; Orta yaş dönemi (1803-1816) en verimli yıllarıdır. Sağırlığını kabullenip, kaderine yiğitçe karşı koyabildiğini ispatı peşindedir. Çok kapsamlı yapıtlarda etkileyici bir anlatım dili, dramatik bir karakter oluşturur. Eroika senfonisi (no.3), Fidelio operası (1803-05), Waldstein (1804) ve Appasionata (1804) sonatlarının hepsi dramatiktir.

Beethoven korkuları ve kaygıları yenen kahramanca haykırışını duyurur. 1806′dan 1812′ye dek süren bu kahramanca ortam, bir yanda da tanrısal bir huzur ortamı ile buluşur. Beethoven’in bu dönemdeki piyano sonatları üç değil, dört bölümlüdür. Piyano yapıtları da daha parlamış, virtüozluk gerektiren bir teknik altyapı istemektedir. Piyano konçertolarından üç, dört ve beşinciyi birbirini takip ederek besteler.

Eroika ile başlayan senfoniler zinciri, Sekizinci Senfoni’nin sonuna dek orta yaş dönemi içinde yer alır. Eroika (0/5.55), bir kahramanlık hikayesi gibidir. Görkemli anlatımı, ikinci bölümdeki cenaze marşının askeri havası, son bölümdeki atletik, neşeli ve coşkulu adımlarla yaşanan zafer sevinci, bu yapıtta bestecinin hiperaktifliğini sergiler. Dördüncü senfoni (Öp.60), üç ve beşin görkemli anlatımları arasında kalan Klasik üsluplu, zarif, neşeli, ince bir eserdir.

Beşinci semfoni,

Beethoven hayatı ve eserleri, beşinci senfoni (Öp.67), belki de müzik tarihinde dinleyeni en çok vuran, ünlü girişinden en çok esinlenme yapılmış senfonidir. Beşinci Senfoni”de ana tema olan dört nota, Beethoven’den sonra bahtın kapıya vuruşu olarak adlandırılmıştır. Bu ana tema senfoninin her bölümünde hakimdir. Daha derin etkinlik, daha gürültülü sesler çıkarmak için besteci kalabalık bir çalgı grubu tasarlamıştır. Altıncı, Pastoral Senfoni (Öp.68), huzur dolu, gizemli ama mutlu bir dünya yaratır.

Yedinci (Öp.92) ve Sekizinci (Öp.93) senfoniler aynı yıl, 1812′de yazılmıştır ve dünyasal değerlerin, insanın kendi coşkusunun, ögürlük ve benliğin kutlanmasıdır. Yedinci ve Sekizinci Senfoni’lerinden sonra Beethoven anıtsal eserler yaratmayı yavaşlatır.

Bu dönemin kayda değer ürünlerinden bir bölümü de orkestra uvertürleridir. Beethoven hep ardından operalar yazmayı düşlediği uvertürler yazar. Bunlardan ancak Fidelio’nun operası hayat bulmuştur ve uvertürü Leonora başlığı ile (ilk düşündüğü isim) konser programlarının dağarcığına girer.

Bilgi nedir?

Egmont ve Coriolan uvertürleri, büyük senfoni şeklinin bir özeti gibidir. Tek Keman Konçertosu, Razumovski Kuvartetleri-, Öp.47 ve Öp.96 Keman Sonatları; Öp.97 Trio, bu dönemin üretimleridir. Öp.59 kuvartet dizisinden üçünü o sıralar (1806) Viyana’nın Rus büyükelçisi olan Kont Razumovski’ye adar ve her birinde Rus halk ezgilerinden alıntılar sunar.

Müziğin rengi,

Beethoven bu döneminde her türlü müziksel biçimden yararlanabilmeyi kendine fırsat ve hak tanır. Kendine has biçeminde, kendi müzik dilini dilediğince özgür kullanabilir. Eksantrik davranışları, çevrede dikkati üstüne toplar. Viyana’nın en soylu aileleriyle dostluk eder. Patronları mutlu etmek gibi bir kaygısı yoktur. Haydn ve Mozart dönemi artık sona gelmiştir. Ne patronun sarayında bir hizmetli üniforması giymelidir, ne de aşçı ve şöförle aynı sofraya oturmalıdır. Beethoven’in işverenleri ile ilişkisi çok karmaşıktır. Hiçbir zaman onların arzusu doğrultusunda beste yazmaz, kendi içinden gelen biçimi onlar için görmezden gelmez.

Olgunluk dönemi (1816-1827) besteleri, dramatik gösteriden uzak, içinekapalı yapıtlardır. 1813-14′teki yapıtları pek şoke edici türden değildir. 1815, Beethoven için oldukça mutlu sayılabilecek bir yıldır: Parasal durumu düzene iyileşmiştir. Yapıtları övülmekte, çalınmakta, Viyana içinde olduğu kadar dışında da adı şöhret kazanmaktadır. Ancak duyamaması ruhsal durumunu iyice etkilemiştir. Artık en yakın dostuna bile şüpheyle bakar; kimsenin arkadaşlığını istemez.

Dış dünyayı yıllardır duymadığı için belleğindeki sesler iyice saflaşmış ve yoğunlaşmıştır. Bu dönemin en baştaki örnekleri bir dizi şarkıdır (Öp.98). Piyano sonatları artık bestecinin içe dönük imgelerini dile getiren deneysel belirtiler taşır: Piyano Sonatı Öp.101 (1816), Öp.106 (1818) gibi. Piyano için yazdığı Diabelli Çeşitlemeleri’nde tema ve çeşitleme tekniğine yenilikler getirir: Her çeşitlemede yeni anlam plakaları bulur. Son beş piyano sonatı da bu grubun içerisindedir.

SON DÖNEM

Beethoven hayatı ve eserleri, onun son dönemi! Başta yaylı çalgılar kuvartetleri (Öp. 127, 130,131,132,135) (1824-26) olmak üzere, Beethoven, son dönem oda müziklerinde üç ya da dört bölümle sınırlanan klasik biçime takılıp kalmaz. Çeşitleme ve füg yapısını tercih eder. Art arda dizilmiş aralıksız yedi bölümü bile kullanabilir.

Son döneminde, orta dönemindekine benzer ilginç bir coşma ve yiğitçe patlama ortaya çıkan başyapıtları, Beethoven’in doruğa tırmanışını sergiler: Hammerklavier Sonat’ı, Öp. 106, Missa Solemnis ve 9. Koral Senfoni, üçüncü dönem stili olan derin düşüncenin ortaya çıkışıdır. Besteci, huzurlu, mutlu, dingin bir meditasyon derinliğinde, önceki dönemlerin yerinde duramayan, kıpır kıpır, tutkulu dışavurumunun üstesinden gelmiştir.

Müziksel dili daha soyutlaşmış ve ağdalanmıştır. Yeni bir sonorite (ötüşüm) aramaktadır. Yalın halk ezgilerinin altında derin bir felsefe sergileyen geçitler, soyut bir archaism (eskillik), bestecinin kendine özgü cevaplara varışıdır. Dokuzuncu Senfoni, sonsuz insan mutluluğudur. Schiller’in Neşeye Övgü başlıklı şiirine uzun yıllar hayranlık duyan Beethoven, uluslararası kardeşlik konusunu, orkestraya kattığı koro ve solistleriyle, heyecanla vurgulamıştır. Son bölüm, senfoninin diğer üç bölümünü çağrıştıran temalarla yüklü büyük bir renklilik ve çeşitliliktir.

Beethoven hakkında!

BEETHOVEN’İN ÖNEMİ,

Beethoven hiç kimseyi tatmin etmek için beste yapmadığı gibi, bestelerini de bir hava atma olarak değil, iç dünyasının ihtiyacını doyurmak için üretmiştir. Beethoven’in son yapıtlarını onun ancak birkaç çağdaşı derinden benimseyebilmiştir. Uzun yıllar 0/7.135 gibi yaylı çalgılar kuvartetleri anlaşılmaz, garip bir müzik olarak tanımlanmış, yorumundan kaçınılmıştır. Oysa Beethoven için artık kalıplar, şekilsel özellikler önemli değildir. Giderek yapıtın içeriğinde anlatmak istediği gerçeği, özü, şahsına münhasır yoğun bir dil ile anlatmaktadır.

Bestecinin ilginç bir yönü de yirmi dokuz yıl boyunca, durmadan, bıkmadan ve tükenmeden hep eşit zaman aralıklarında eser üretmiş olmasıdır. Ne bunalımları, depresyonları ne de zor yaşam koşulları, besteleme akışını engelleyememiştir.

Beethoven’dan sonraki nesillerde onun etkisi hemen görülür: Örneğin Yedinci Senfoni’sini Schubert’in Do Majör Senfoni’sinde, Mendelssohn’un İtalyan Senfonisi’nde, Berlioz’un Harold İtalya’da adlı eserinde, Wagner’in Do Majör Senfoni’sinde görebilirsiniz. Dokuzuncu Senfoni ise Bruckner, Brahms, Berlioz ve Mahler’in yapıtlarında kalıcı izler bırakmıştır.

Yapıtları,

Beethoven hayatı ve eserleri; programlı senfonileri (3,6,9) Romantik çağın senfonik şiir geleneğine yol açmıştır. Diğer senfonileri ise, Klasik kalıplara bağlı kalacak bestecilere ilham verecektir. Beethoven’in kendi kaderiyle kavgası ve müziği ile yaşama meydan okuması da kendinden sonra Wagner gibi birçok besteciye ilham vermiştir.

BEETHOVEN’İN BAŞLICA YAPITLARI;

Opera: Fidelio, Öp.72 (1804, 1806 ve 1815′te yeniden düzenlenme)

Koral müzik: Missa Solemnis Re Majör, Öp.123 (1818-1823); Do Majör Missa, Op.86 (1808); İsa Zeytin Dağında Oratoryosu (Christus am Olberg) Op.85 (1804); Koral Fantezi, Op.80(1808)

Senfoniler konçertolar

Beethoven hayatı ve eserleri; Senfoniler: No.1, Do Majör, Op.21 (1801); No.2, Re Majör, Op.36 (1802); No.3-Eroika-Mi Bemol Majör, Op.55 (1809); No.4, Si Bemol Majör, Op.60 (1806); No. 5, Do Minör, Op.67 (1808); No.6-Pastoral- Fa Majör, Op.68 (1808); No.7, La Majör, Op.92 (1811); No.8, Fa Majör, Op.93 (1812); No.9-Koral-Re Minör, Op.125 (1823).

Konçertolar: 5 piyano konçertosu: No.1, Do Majör, Öp.15 (1798); No.2, Si Bemol Majör, Op.19 (1795), IMo.3, Do Majör, Op.37 (1802); No.4, Sol Majör, Op.58 (1806); No.5, Mi Bemol Majör-imparator-Op.73 (1809); Keman konçertosu, Re Majör, Op.61 (1807); Piyano-keman-çello için Üçlü Konçerto, Do Majör, Op.56 (1804).

Uvertürler,

Uvertürler ve tiyatro müziği: Prometheus, Op.43 (1801); Coriolan, Op.62 (1807); Leonora uvertürleri no.1,2,3, Op.138 (1805-6); Egmont, Op.84 (1810); Atina Harabeleri (Ruinen vonAthen) Op.113 (1812).

Yaylı çalgılar kuvartetleri: Op.18:1-6 (1798-1800); Op.59 Razumovski kuvartetleri (1806); Öp.74 Arp (1810); Op.95 (1810); Op.127 (1824); Op.132 (1825); Op.130 (1826); Op.133, Grosse Fuge (1826); Op.131 (1825); Op.135 (1825).

Piyano besteleri,

İşte Beethoven hayatı ve eserleri; Piyano besteleri: 32 piyano sonatı-no.8 Pathetique Öp. 13 (1799); no.14 Ayışığı (Moonlight) Op.27, no.2 (1802); no.21 Waldstein Öp.53 (1804); no.23 Appassionata (1805); no.26 Veda sonatı (Farewell) Op.81 a (1810); no.29 Hammerklavier Op.106 (1818); Diabelli Çeşitlemeleri Op.120 (1824); çeşitlemeler, bagateller.

Diğer oda müziği besteleri: Arşidük Piyano Triosu Op.97 (1812); Yaylı Çalgılar Kenteti; Piyanolu Kentet; Piyano-keman sonat-Iarı-Op.24 İlkbahar Sonatı (Spring) (1802); Op.47 Kreutzer Sonatı (1803); Üfleme Çalgılar Sekizlisi (1791). Tenor ve piyano için şarkılar (Uzaktaki sevgiliye -Andieferne Geliebte) Op.98 (1816).

Semih Bulgur

l am a knowledge worker who works hard to make you informed about original knowledges from international sources!

İlgili Makaleler

Reklam Engelleyici Algılandı

Merhaba. Sitemiz yoğun bir emeğin ürünüdür! Sitede dolaşmak için lütfen Reklam Engelleyicinizi Kapatın. Please Close The Ads Protector.