Faydalı Bilgiler

Değişim şart ama nasıl?

Değişim şart!

Değişim şart ama nasıl | Yaşamın dönüşüp değiştiği günlerin birinden tekrar merhaba. Bugün değişti ve yeni bir gün oldu. Yeni günler olmasa bu yaşam sevinci ve bu selam, bu merhaba olur mu? Değişimek kaçınılmaz! Değişim şart!

Değişim şart, Gizli güzellik!

Bu yaz, yaşamı daha üst bilinçten anlayabilmek ve yolculuğuma yeniden başlamak adına kendimize alan açtık ve şehrin karmaşasından uzaklarda doğay mesken edindik. Son 1,5 aydır kabile çadırımızı, mavi gezegenimizin en mavi topraklarından biri olan Ege’nin gizli bir güzelliğine kurduk. Ormanı yarıp cam gibi denize uzanıp uyuduğumuz son derece gizli bir yer, zaten burayı bu dünyada arasanız da bulamazsınız çünkü burası ölü bir deniz.

Doğanın şefkatli ritmine bıraktım kendimi, içimde titreşenleri izliyor, dinliyorum. Aslında bedenimizi, ruhumuzu ve zihnimizi besliyor ve dönüşümlerine tanıklık ediyoruz. Her gün büyüyor, kendimizi ve yolculuğumuzu yeniden yenide tanımlıyoruz.

Değişim şart, bu yıl neler oluyor?

Astrologlar ve futurist düşünürler içinden geçtiğimiz bu yılları bir kasırga olarak tanımlıyorlar. Etrafımızdaki her şey hızla dönüşüyor, değişiyor. Bizlere düşen güzel bir sabır ve en büyük görev ise kasırganın gözünde yani eksi basınçta yere sağlam basıp, köklenerek ve dengemizi koruyarak yaşama devam etmek. Yaşamımızda her şeyin dönüşmesini izlemek.

Belki de bu kıymetli ülkede bizim de yapmaya devam ettiğimiz şey bu; fırtınanın ortasında dengeli bir şekilde memleketi izlemek. Kolay olmuyor tabi. Hepimizin yaşamı kolektif değişimden payını alıyor, hızlıca dönüşüyor.

Değişimde ilk adım,

Hayatınıza katkıda bulunan her şeye saygı duyun, eğer bunu başardıysanız, hayatınıza hiç bir şey katmayan hikayeleri, yaşamımızdan adım adım çıkarın! Her birini şefkatle yolcu edin!

Sanatım bundan 10 sene önce Kadıköy’deki bir ofiste ortak fikirlerden doğabilecek sinerjilerin buluşma noktasında bir karalama ile yaşam buldu. Kadıköy’deki mekanımız, kendi iş yaşam dengemizde dönüştürmek istediklerimizi deneyimleme laboratuvarımız oldu.

Şimdi neler değişiyor?

2020 Ağustos ayına geldiğimizde, yani insanların genelde yaşamlarını gözden geçirdiği bu dönemde, ortak çalışma mekanı olarak tanımladığımız küçük mavi gezegenimizin, artık bizlere daha fazla hizmet etmediğinin farkındalığı ile mekanımızı kapatma kararını aldık. Değişim duygularla dost değildir.

2020 yılında veda ettiğimiz bu mekanımız, bizlere ev sahipliği yaptığı süreç boyunca,  kendimizi tanımamıza ve yolculuğumuzun o günkü gidişatını tanımlamamıza kucak açtı. Hayatımızdan çıkışı bile bir öğreti oldu bizler için. Ruhumuzun dilediği iş ile tanımlı bir alanın ötesinde, ülkemizin sınırlarının ötesinde edindiğimiz farkındalık geleneksel ofis kavramına veda etmemize vesile oldu çünkü değişim şart!

Ofisini sırtında taşı!

Nerede olursak ofisimizin orası olduğu gerçeği ile egomuzun arzu ettiği, şık, pahalı mekansal ofis kavramını dönüştürmeyi kabul ettik. Bu değişim bu veda sayesinde oldu.

Kadıköy’deki mekanımızdan bir kaç sene önce, heArt Office Kartepe yaşam bulmuştu. Sanatseverlere, yenilikçi tasarımı ile yeni dünyaya dair yaklaşımlarını tanımlamaları için alan sunan heArt Office Kartepe, aynı zamanda Art Mafia’nın aşk yuvası oldu. Ruhlarında insanlığımız için başka bir gerçekliğin mümkün olduğuna inanan, birbirinden kıymetli kalplerin dört nala attığı bir mekan oldu. Daimi gelişim ve değişimin yaşam bulduğu ve topluma değer kattığı bu mekanımızı kapatma kararını da daha öncelerde vermiştik.

Bugün değişime olan inancımla fırtınanın tam ortasından bağırıyorum siz değerli sanatseverlere ve üreten arkadaşlarımıza.

Değişmek zorundayız!

 

Değişim kaçınılmaz. Bizlere hizmet etmeyen, yük olan, enerjimizin doğru kanallara akmasına mani olanlardan arınma zamanı şimdi. Her şey hayırlısı ile olur. Gelen de giden de kabulümüzdür. Yaşama inancın zaruri olduğu bu günlerde bizler de aynı inançtan huzurla yolculuğumuzu değiştirmekteyiz.

Bugün, şuan ve inşallah 2021’de yeni maceralara yelken açacağımızın sözünü şimdiden verememekle beraber, yaşamın sunacaklarına dair oldukça heyecanlı olduğumu da belirtmek isterim. Ve bugün, geleceği bilemeden ruhumda tasarladığım yolculukların çok heyecan verici olduğunu fısıldayabilirim. Değimek kaçınılmaz! Mekansal yolculuklardan ruhsal arınma yolculuğuna duayla çıkıyoruz inşallah! 

Hangisi gerçek sanal dünya mı yalan dünya mı?

Halk göz göze, gönül gönüle paylaştığım sanatımı Covid-19 dönemi boyunca online olarak gerçekleştiriyor olacağım. Artık sizleri internet sitem üzerinden çiziyorum:) Karikatür Etkinliği. Dünya çapındaki sanat birliklerimize büyük bir inançla değer katmaya ve insanlığımızın bir sonraki aşamasının tasarımında yer almaya keyifle devam etme amacındayız.

Hiç üzülmeyin, nasıl olsa artık sanal dünya ile gerçek dünya neredeyse aynı şey oldu! Ama internet kabilemiz olan sanatseverler ile fiziksel olarak bir araya geleceğimiz tecrübeleri hayal etmeden de duramıyoruz. 

Bu dünyadan sanal dünyaya mekansal yolculuklarımızın bugün gururla taşıdığımız Düş Mühendisliği titrini yaşama geçirmemize vesile olduğu için minnettarız.  İnsanlığımızın bir sonraki kaçınılmaz değişimine kendi insanlığına niyet etmiş, gözlemci ve aktivist konumunda olmaya özen gösteren insanlar olarak giriyoruz.

Kader paylaşınca güzel,

Yaşamın, kaderin çizmekte olduklarını acı ya da tatlı olarak nitelendirmeden “hadi bakalım” edasıyla merakla yaklaşıyoruz. Biliyorum bazılarımız sanal dünyaya geçmemize, etkinlik mekanlarının kapatılmasına bizler kadar üzülecek, içleri burkulacak. Hadi gelin o zaman, insana her zaman ilham verip yol gösteren bir Budist hikayeyi beraber okuyalım. Bu sürecin de bir anlamı olduğunu anlamamıza yardımcı olacaktır;

Bir zamanlar;

Zamanın birinde, vaktinin çoğunu bahçesiyle uğraşarak harcayan yaş almış bir köylü yaşarmış. Günün birinde, bu köylünün eşeği kaçmış. Bu hale içlenen komşuları, köylüyü teskin etmeye gitmişler. “Ne kadar kötü bir durum” demiş bir köylü.
“Kim bilir?” diyerek yanı vermiş yaşlanmış köylü.

Sonra ki gün köylünün eşeği, peşine takılan dört vahşi eşek ile geriye gelmiş. Bu oluşu şaşkınlıkla karşılayan diğer köylüler “Ne kadar güzel!” demiş.
“Kim bilir?” diye cevap vermiş yaşlı köylü.

Daha sonra ki bir akşam, köylünün kızı yabani eşeklerden birine binmeye çalışırken düşmüş ve ayağını burkmuş. Köylüler, bu şansızlığa ne kadar içlendiklerini söylemek için yaşlanmış adamın bahçesine gitmişler.
“Kim bilir?” demiş yaşlı köylü.

Belki de,

Başka bir gün, köyün kızlarını sarayada çalıştırmak için askerler gelmiş. Köylünün kızını ise ayağı kırık olduğu gerekçesiyle seçmemişler. Diğer köylüler her şeyin birden güzel bir sonuca bağlandığını konuşurke,
“Kim bilir?” demiş yaşlanmış köylü.

Şer hayra döner!

Yaşamda hiçbir şey çirkin ya da güzel değildir. Başımıza gelenlere gözlemci konumundan bakmaya niyet eder, gelenin hayırlısı ile geldiğine dair inançta kalırsak yeniye alan açma olasılığımız da o kadar fazla oluyor. Değişimek kaçınılmaz! Tutunma zamanı değil bugün iman ile şer hayra döner inşallah.

Ruh sağlığı çok önemli!

Şu anma bırakma ve dönüşüme izin verme zamanı. Önce kendimizden başlayacak bu yolculuğun dünyamızda da hayat bulmasına izin verme zamanı. Güzel bir sözün anlattığı gibi “Artık sahip olduğumuza ihtiyacımız yok. Artık keşfetmeye, bilmediğimizi öğrenmeye, kurcalamaya, bozmaya ve tamir etmeye ihtiyacımız var.”

Kendinden başla!

Kendi kalıplarımız ve yargılarımız ile başlayacak bu dönüşümün dünyada yaşam bulabilmesi için bildiğimiz ve kabul ettiğimiz sistemlerin ötesini hayal etmeye ve sonra da yaşama geçirmeye ihtiyacımız var. Ve gün, bugün.

Bugün teknoloji sayesinde hepimiz küresel bir köyde, iletişim içerisindeyiz. Bir tane güzel adımın, dev bir mutluluk yürüyüşüne, ufak güzel bir niyetin dev bir yaşam duasına dönmesi imkansız değil. Yeter ki doğru zamanda doğru bir sosyal kabilenin bir güzel bir yoldaşı olun. Bunun için inanılmaz bir ağa sahibiz.

Değişim Şart! İmkansız imkansızdır! 

İmkansızı gerçekleştirmenin günü bugün. Ayrıca bunun için, hayatımıza katkı sağlamayan inançları, sistemleri, uygulamaları, işleyişleri, yaşamları bırakmalıyız. Hatta unutma zamanı ki, insanlığımız için yepyeni bir gerçekliği birlikte yaşatalım. Değişimek şart!

Evet… Şimdi bırakma, rahatlama zamanı! Ayrıca inşallah, birçoğumuzun ortak aklıyla olacak bu işler. Gönül bağıyla önce sanal dünyada olacağız. Sonra da Ege’mizin gizli, güzel ve serin sularında buluşmak umuduyla!

İnançlı bir değişim, şerri hayra ve illeti de nimete dönüştürür. İnşallah!

semihbulgur.com

Semih Bulgur

l am a knowledge worker who works hard to make you informed about original knowledges from international sources!

Related Articles

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *

Adblock Detected

Merhaba. Sitemiz yoğun bir emeğin ürünüdür! Sitede dolaşmak için lütfen Reklam Engelleyicinizi Kapatın. Please Close The Ads Protector.