Stres ve deri hastalıkları | Stres, cildinizi daha hassas ve reaktif kılan bir kimyasal tepkimeye neden olur. Aynı zamanda cilt sorunlarını iyileşmeyi daha da zor hale getirebilir. Stresli iken daha çok kaşındığınızı fark ettin mi ? Bunun sebebi şudur: Stres kortizol gibi hormonlar üretmek için vücudunuzu harekete geçirir. Bu hormon cildinizdeki bezlere daha fazla yağ yapmalarını söyler.
Kaşındığımızda hissettiğimiz haz aslında bastırılmış duyguların tatmin edilmesi olarak düşünülebilir. Bastırılmış duygularımızı kaşınarak tatmin etmek için vücut bazı deri hastalıkları üretebilir, stres ve deri hastalıkları gibi…
Stres ve deri hastalıkları; Ekzema:
– Ekzema: Üzerinde saydam bir sıvı içeren keseciklerin yer aldığı, kabarma ve kızarma gösteren, kaşınan ve yanan, düz ya da girintili çıkıntılı deri levhalarıdır. Ekzemanın nedenleri arasında, ruhsal zorlanmalar, stres ve alerji sayılabilir.
Sedef hastalığı:
Stres ve deri hastalıkları;
Sedef hastalığı: Uzun süren bir deri hastalığıdır. Deri üzerinde değişik biçimde ve boyda kabarık kırmızı lekeler ve bu lekeleri örten, saç kepeğine benzer beyaz parçalar hastalığın en önemli belirtileridir.
Deri belirtileri zaman zaman azalır ve kaybolur, zaman zaman artar. Bu değişmede mevsimlerin ve ruhsal durumun etkili olduğu görülmüştür. Özellikle birdenbire ortaya çıkan ruhsal zorlanmalar, uzun süre kaygı durumu, aşırı coşku ve korkular hastalığın ortaya çıkmasında rol oynar ya da hastalık belirtilerini artırır.
Stres ve deri hastalıkları; Vitiligo:
–Vitiligo: Deride pigment toplanmasının neden olduğu, girintili çıkıntılı, renksiz ve soluk, küçük ya da büyük deri bölgeleridir. Her yaşta görülebilir. Nedenleri bilinmeyen bu deri hastalığının ortaya çıkmasında ruhsal zorlanmaların rol oynadığı gözlenmiştir.
Saç ve kıl dökülmesi:
Saç ve kıl dökülmesi: Saçlı deride ya da sakalda yuvarlak, sınırları belli, tek ya da çok sayıda beyaz, temiz levhalardır. Saç ve kıl dökülmesinde ruhsal zorlanmaların etkili olduğu bilinmektedir.
Dolaşım sistemi:
Dolaşım sistemi: Kalp ve damar hastalıklarının ortaya çıkmasında da, benlik gelişmesi sürecindeki çatışmaların yarattığı kaygı, korku, öfke gibi duygulanım durumlarının bastırılmasının rolü vardır.
Araştırmacılar, bu tür hastalıkların ortaya çıkmasında, çocukluk çağında anne ya da babaya aşırı bağımlılığın, onlara karşı duyulan öfkenin yarattığı çatışmanın etkili olduğunu saptamışlardır. Benliğin gelişme sürecinde bağımlılığın, bağımlılıktan kurtulmak için gösterilen çabanın
ve bağımlı olunan kişiye duyulan öfkenin yarattığı çatışmanın dolaşım sistemi hastalıklarına yol açtığı kabul edilmektedir.
Birçok araştırmacı, kalbi besleyen damarların hastalığında özel bir kişilik yapısının söz konusu olduğu kanısındadır. Dunbar’a göre, bu tür kişilik yapısı gösterenlerin çocukluk çağlarında takılmalar vardır. Bunlar çocukluk çağlarında babalarıyla çatışmaya ve yarışmaya dayalı
bir iletişim kurmuşlardır.