Yazılarım

Don kilot aşk! Islak battaniye ile sarılmak gibidir tek gecelik aşklar!

Sonra da dönüp odaya bakıyorum. Oda darmadağın olmuş. Çorap atlet don kilot aşk denen zırvalık, içki şişeleri, iğrenç sigara izmaritleri her yere dağılmış ve birbirine girmiş bir mobilya yığını. Eve geldiğimizde evin bu halini, bulamaç haline gelmiş beynim hiç fark etmemişti.

Ayıldığımda saat öğleden sonra dört olmuştu. Salondaki cam kapıdan geçip havuzun yanına geldim. Havuzun berrak, ışıltılı suyu Fatima’nın vücudunun kıvrımlarından aşağıya akarken, o bir yunus gibi kayarak sudan çıkıyordu. Sırılsıklam bana sarıldı;

Don kilot aşk! Islak bir battaniyeye sarılmak,

  • “Günaydın Arabalı, gecen nasıl geçti iyi uyudun mu?” diye sordu.

 

Ben bitkin yorgun hala ayılmamıştım. Kendimi ıslak bir battaniyeye sarılmış gibi hissettim. Bunun adı çorap atlet don kilot aşk olsa gerek! Mor gözlerle ona sert sert bakıp;

 

  • “ Yanımda yatsaydın nasıl geçtiğini bilirdin!” dedim.

 

Biraz bozuldu ama sonra gülümseyerek “ Menese benim en sevdiğim arkadaşım biz hep onunla yatarız.” dedi.

Yalana yalan günaha günah,

Çorap atlet don kilot aşk
Çorap atlet don kilot aşk

Sonra havuzun ucundaki parmaklıklara doğru yürüdük. İnanılmaz bir manzara bütün Bodrum, deniz ve adalar hepsi gözüküyordu ve sonsuz bir uçurum. Denizin o yanık mavisi, dünyanın sanki merkezine demir atmış milim kıpırdamayan tekneler ve rüzgar o saçlarımı koparamayan rüzgar…

Biraz parmaklıklara yaslanıp manzarayı izledik. Rüzgarın yüzüme yapıştırdığı saçlarımı sıyırıp;

  • “ Hadi Fatima hazırlan daha Ege’de göreceğimiz çok yer var, Datça, Fethiye, Dalaman sonra da İstanbul’a döneriz!” dedim biraz sinirli ve maço.

Don kilot aşk! Sinsi gülümseme,

Gülümsedi kendinden emin ve ukalaca şezlonga oturup ayak ayak üzerine attı ve kokteylinden yudumlayarak;

 

  • “ Arabalı saçmalama! Türkiye’nin en güzel yerinde ve muhteşem bir villadayız, artık arabada yatmak yok, arzulanacak her şey var burada, şeytanın bile sıkılacağı kadar özgürlük ve tatlı bir günah var burada, istediğin kadar kalabilirsin. Bedava beş yıldızlı bir tatil daha ne ister insan! Anlamadın mı ben Menese’yi seviyorum yani ben aslında kadınlardan hoşlanıyorum.” dedi.

Kalbimin zarı delindi,

Bu sözleri duyduktan sonra sanki beynim yatağından çıktı kafatasıma çarpa çarpa takla atıyordu. Kalbimin zarı delindi yahu! Zaman durmuş, mekan durmuş gözlerim bile kıpırdamadan, düşünmeden dona kaldım havuz kenarında.

{ “Son Cariye” adlı kitabımdaki “Arabalı Sokak Çocuğu Fatima” adlı öykümden alıntılar ( 13 ) }

semihbulgur.com

Semih Bulgur

l am a knowledge worker who works hard to make you informed about original knowledges from international sources!

Related Articles

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *

Adblock Detected

Merhaba. Sitemiz yoğun bir emeğin ürünüdür! Sitede dolaşmak için lütfen Reklam Engelleyicinizi Kapatın. Please Close The Ads Protector.